Blog

31.05.2014 11:37

sonsuz

Mutlak bir sebebi var, 

kaçıp kaçıp gitmelerimin.
 
Ve bürünerek insan kılığına dehlizlerde kaybolmamın. 
 
Varlığım, varlığının hikmetinden...
 
Ruhum sensiz can çekişirken,
  
Niye diye sorgulamamalarımın sebebi hep aynı.
 
Vakit huzura ermek için arşınlıyor bir bir ömrü.
 
Ötelerde cümleler savruk ve sahipsiz.
 
Tabirler caizliğini yitirmekten korkup, sakin ve kimsesiz. 

Devamını oku

—————

19.11.2013 22:57

Öğretmenler Gününe Özel

Gözyaşlariyla başlayan bir hikayedir bu.O zamana kadar gözünden ıramayan sefkat ehlının, bizi ilk kez yabancı kollara bırakıvermesi,ayaklarına kapandığımız halde gözümüzün yaşına bakmadan diğer terkedilmisler grubuna bırakıvermesidir. Hem bir de sıkı bir anlaşma bile yaparlar aralarında ‘’eti senin kemiği benim’’ diyerek. Zalimce gelir bize, adaletsizliktir,insafsizlıktir
Sonra sevmeye başlarız o yabancıyı. Diğerleriyle olmak, onlara oyun arkadaşı olmak da eğlenceli bir şey olmaya başlamıştır gözümüzde. Hem sabahları günaydın korosu olmak, kırmızı kurdeladan nişanelerle dolaşmak,küçücük bedenlerimizle bir deve bir cüce olmak da az şey değildir hani. 
Hem zaman geçtikçe yabancının yeri de değişir gözümüzde ve kalbimizde. çok sevdiğimiz arkadaşlarımızdan bi adım daha yakın olmak için düştüğümüzde kımıldamadan bekleriz ki kaldırsın bizi yerden, mahsustan kendimizi yere attığımız bile olmuştur sırf bu yüzden. 
Rehber ediniveririz kendimize, onun gibi olmak isteriz, istemekle kalmaz bir de sarı dosyalara sözlerimizi bile veririz. Adı düşmez ağzımızdan, evde yolda ya da sokakta olmak farketmez. Annemizin koklamaya kıyamadığı çiçeklerin en güzellerini gizlice koparır, masasının üzerini süsleriz. Severiz, çok severiz. 
Zamanla ciddileşir biraz daha ilişkilerimiz, aramızdaki mesafeler artsa da (ne de olsa artık son sıralara oturmanın cazibesine kapılmışızdır) kalbimizde pek bir değişiklik olmaz. Gözümüzü üzerine diker o yabancının her şeyini gözetleriz. Artı ve eksi listelerimiz daha katıdır o yabancıların yaptıkları listelerin aksine. Ama diyorum ya severiz, çok severiz bu yüzden midir bilmem sarı dosyalarda sözümüzü her yıl yineleriz. 
Ve biliriz; tanıştığımız her yabancı, sözümüzü tuttuğumuz vakit içimizde hortlayacak. Çünkü biz öğretmeye aday kişiler olarak, öğretmenlerimizin her birinden bir parça taşırız. Her parçamız bizi biraz biz, biraz onlar yapar. 
Gözyaşlarıyla başlayan bir hikayedir bu hem bir yabancı için hem de onun minik yavruları için.
Gözyaşlarıyla başlayan bir hikayedir bu ve ancak gözyaşlarıyla biter.

 

HAVVA KURU

Devamını oku

—————


Etiketler

Etiket listesi boş.